Gelişen Tıp Teknolojileri ve Artan Yaşam Süresi
Son yıllarda tıptaki büyük ilerlemeler sayesinde, ülkemizde de ortalama yaşam süresi giderek uzamaktadır. Ancak bu durum, önemli ve ciddi bir hastalık olan Alzheimer’ın görülme sıklığını da beraberinde artırmaktadır. Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Acıbadem Taksim Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Seçkin, bu konuyla ilgili olarak önemli bilgiler paylaştı.
Dünya Sağlık Örgütü ve Alzheimer Hastalığının Küresel Durumu
Dünya Sağlık Örgütü’nün raporlarına göre, gelişmiş ülkelerde Alzheimer hastalığının oranları zamanla azalma eğilimi gösterirken, gelişmekte olan ülkelerde ise bu oranlar daha hızlı artış göstermektedir. Bunun temel nedeni, bu ülkelerde beyin yaşlanmasına yönelik ulusal stratejilerin henüz yeterince geliştirilmemiş olmasıdır.
Alzheimer ve Yaşlı Nüfus Artışı
Günümüzde yaşam kalitesinin artmasıyla birlikte yaşlı nüfus oranı da yükselmekte ve bu durum, Alzheimer hastalığıyla mücadelede yeni zorluklar doğurmaktadır. Türkiye Alzheimer Derneği verilerine göre, ülkemizde 600.000’den fazla Alzheimer hastası bulunmaktadır. Bu rakama, hastalığın erken dönemi olan hafif bilişsel bozukluk hastaları dahil değildir. Yapılan araştırmalar, 60 yaş üzeri bireylerin yaklaşık beşte birinde hafif bilişsel bozukluk olduğunu ve bu kişilerin yaklaşık %50’sinin 5 yıl içinde Alzheimer tanısı aldığını ortaya koymaktadır.
Gelişmiş Ülkelerden Gelişmekte Olan Ülkelere Değişen Eğilimler
2000’li yılların başlarında Alzheimer ve diğer demanslar daha çok gelişmiş ülkelerde yaygınken, günümüzde ibre gelişmekte olan ülkelere dönmekte ve bu ülkelerin 2050 yılına kadar büyük bir demans hastası nüfusu ile karşılaşması öngörülmektedir.
Sağlıklı Yaşam ve Beyin Sağlığı
Alzheimer hastalığının hücre ölümüne neden olarak beynin küçülmesine yol açtığını ve bu durumun bunama ile sonuçlandığını belirten Doç. Dr. Mustafa Seçkin, son yıllarda beyinde amiloid birikimini azaltmaya yönelik yeni tedavi yaklaşımlarının umut vadettiğini söyledi. Ayrıca, sağlıklı yaşam tarzının, hastalıkla mücadelede son derece önemli bir rol oynadığını da vurguladı.
Sağlıklı Beyin Yaşlanması ve Risk Azaltma Yöntemleri
Kaliteli yaşlanma, sağlıklı beyin yaşlanması sayesinde mümkün olabilmektedir. Sağlıklı beyin yaşlanması kavramı, tüm organların aynı hızda yaşlanmadığını ve beynin daha hızlı bir şekilde yaşlanabileceğini temel alır. Yapılan araştırmalar, düzenli fiziksel egzersizin Alzheimer gelişme riskini %30-40 oranında azaltabildiğini göstermektedir. Ayrıca, sigaradan uzak durmak, alkol tüketimini sınırlandırmak, Akdeniz diyeti uygulamak, aktif sosyal yaşam sürmek, kaliteli uyku ve kilo kontrolü gibi yaşam tarzı faktörleriyle birlikte toplamda risk %60’a kadar düşürülebilmektedir.
Egzersizin Beyne Etkisi ve Uygulama Şekli
Egzersiz, beynimizin ürettiği kimyasallar sayesinde Alzheimer hastalığını önlemede veya yavaşlatmada en güçlü yöntemlerden biridir. Bu kimyasallar, ilaçlardan çok daha etkili olabilmektedir. Haftada en az 3 kez, 45-60 dakika süren aerobik egzersizlerin yanı sıra, ağırlık, direnç ve denge egzersizlerinin de bir arada yapılması önerilmektedir. Bu egzersizlerin, hekim ve fizyoterapist gözetiminde, kişiye özel planlanması gereklidir.
Diğer Önemli Koruyucu Önlemler
Alzheimer olmayan ve henüz hastalık riski taşımayan yaşlı bireylerin de dikkat etmesi gereken unsurlar bulunmaktadır. Doç. Dr. Mustafa Seçkin, kaliteli yaşlanmak için alınması gereken ek önlemleri şu şekilde sıraladı:
- Beyin-damar hastalıklarından korunmak
- B12, folik asit, demir ve tiroit hormonları gibi beyin sağlığı için önemli vitamin ve hormonların seviyelerini normal tutmak
- Tekrarlayan kafa travmalarından kaçınmak
- Hava kirliliği ve çevresel toksinlere maruz kalmaktan uzak durmak
Sosyal ve Çevresel Faktörler ile Toplumsal Önlemler
Ulusal düzeyde kaliteli yaşlanmayı desteklemek için şehir planlaması, tarım politikaları, eğitim, aile içi şiddetin önlenmesi ve kültürel etkinliklerin erişilebilirliği gibi alanlarda disiplinlerarası işbirliği büyük önem taşımaktadır. Bu konuda da farkındalık ve bilinçlendirme çalışmalarına ihtiyaç vardır.
Sonuç ve Çağrı
Kapımızdaki bu büyük sağlık tehdidinin farkına varmalı ve yaşam tarzı değişiklikleri ile beyin sağlığını koruyarak, daha kaliteli bir yaşlılık dönemi geçirmeliyiz. Ülkemizde yaşam sürelerinin uzamasını başarıyla sürdürürken, bu başarıyı beyin sağlığını koruyarak devam ettirmemiz gerekiyor.