British Council’dan Türkiye ve Birleşik Krallık’a Yönelik Yaratıcı İş Birliği Hibe Programı
British Council, Türkiye ve Birleşik Krallık’taki kültür-sanat kurumlarının uluslararası iş birlikleri ve yaratıcı projeler geliştirmelerini teşvik etmek amacıyla yeni bir hibe programı başlatıyor. Bu yıl toplamda 11 farklı projenin desteklenmesine imkan sağlayan bu girişim, toplamda yaklaşık 3.5 milyon Türk Lirası tutarında finansman sağlıyor. Hedef, Türkiye’nin çeşitli şehirlerindeki sanatseverlere, tasarım ve mimariden performans sanatlarına, film ve müzik gibi farklı alanlarda zengin içerikler sunmak ve kültürel diyalogları güçlendirmektir.
Projelerin Kapsamı ve Hedefleri
Bu hibe çağrısı, görsel sanatlar, film, tiyatro, performans sanatları, yaratıcı ekonomi, tasarım, mimari ve müzik alanlarında gerçekleştirilecek etkinlikleri kapsamaktadır. Program, sanatçı ve kültür-sanat kuruluşlarının yenilikçi, kapsayıcı ve sanatsal açıdan zengin üretimlere imza atmasını teşvik ederek, Türkiye ve Birleşik Krallık arasındaki güçlü bağları pekiştirmeyi amaçlamaktadır.
Farklı Şehirlerde Gerçekleşen Çeşitli Etkinlikler ve İş Birlikleri
Örneğin, Eylül ayında Bozcaada Caz Festivali ile başlayan etkinlikler, farklı şehirlerde düzenlenecek çeşitli projelerle devam edecek. İstanbul’da MitosBoyut Yayınları’nın düzenlediği “Ekoloji, Tiyatro ve Sosyal Adalet” temalı atölye ve panel çalışmaları, ekoloji ve sosyal adalet temalarında yeni eserlerin ortaya çıkmasını teşvik edecek. Ankara’daki Uçan Süpürge Vakfı ve Birleşik Krallık’tan Reclaim the Frame ortaklığıyla düzenlenen “Uçan Süpürge Film Festivali”, kadın kimlikli ve ikili cinsiyete sahip olmayan sinemacıların eserlerine kapı aralayacak ve iki ülkenin uzmanlarını bir araya getirecek. Ayrıca, Engelsiz Filmler Festivali ve diğer çeşitli projeler, kültürel erişilebilirliği ve kapsayıcılığı ön plana çıkarıyor.
Sanat ve Tasarımda Yenilikçi Yaklaşımlar
İzmir’de bulunan Ege Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı ve Birleşik Krallık’tan Ceyda Tanc Dance, geleneksel halk danslarını çağdaş dans ile harmanlayarak, küresel eşitsizliklere dikkat çekmeyi amaçlayan performanslar ve atölyeler düzenliyor. İstanbul’dan fam° ve Agents for Change iş birliğiyle, dijital çizgi romanlar, AR enstalasyonları ve animasyonlar aracılığıyla hikaye anlatımını yeni bir boyuta taşıyan projeler hayata geçirilecek. Ayrıca, Onagöre Tasarım ve Yayıncılık ile Manchester’dan Quarantine, uzun süredir devam eden “No Such Thing” serisini İstanbul’a getirerek, kültürel ve sanatsal diyalogları güçlendirmeyi hedefliyor.
Sosyal Fayda ve Toplumsal Katılımı Artıran Projeler
Adana’da Çukurova Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Suriyeli mülteciler arasındaki iş birliğiyle yürütülen “Suriye’nin Tedarikçileri” adlı dijital proje, göç ve mültecilik konularını sanat aracılığıyla ele alırken; Deprem Dayanışma Derneği’nin “Dayanıklılığı Üretmek” projesi ise deprem sonrası kadınların güçlendirilmesine ve kültürel yeniden inşaya odaklanıyor. Ayrıca, İstanbul’da kurulan AVTO ve Navine Dossos iş birliğiyle, kıyı ekosistemlerinin sürdürülebilirliği ve krize karşı farkındalık artırıcı çalışmalar gerçekleştirilecek. Koç Üniversitesi ve Imagination Lancaster ise, biyolojik çeşitlilik kaybı ve sürdürülebilirlik konularında ortak araştırmalar ve tasarım projeleri geliştireceklerdir.
Sonuç ve Gelecek Vizyonu
Geçmişteki katılımcı projelerin ise, 6 Şubat depreminin ardından yeniden yapılandırılarak 2023 yılsonuna kadar uygulanması planlanıyor. Gaziantep’te Nefes Vakfı, Gaziantep Üniversitesi ve Oxford’tan Maqam Topluluğu’nun ortak üretimleri ile Gönül Köprüsü ve Rozana Radyosu’nun kültürel çeşitlilik odaklı podcast serileri, yıl boyunca izleyici ve dinleyicilerle buluşacak. Bu projeler, kültürel diyalogların güçlenmesine ve iki ülke arasındaki sanat ve kültür bağlarının derinleşmesine katkı sağlayacak.
