Engelsiz Filmler Festivali’nin Kendine Has Seçkisi: Parmak İzi
Sanatseverlere özgün ve etkileyici sinema deneyimleri sunan Engelsiz Filmler Festivali, bu yıl 11. kez kapılarını açmaya hazırlanırken, özellikle kendilerine has anlatım tarzları ve sinemaya kazandırdıkları izler ile tanınmış ustaları ağırlıyor. Bu özel bölüm, “Parmak İzi” başlığı altında, sinema tarihine damga vurmuş önemli yönetmenlerin farklı dönemlerinden üç önemli filmi ekranlara taşıyacak.
Festival, 20-26 Ekim tarihleri arasında Ankara’da, çevrimiçi platformlar aracılığıyla ise tüm Türkiye’den erişime açık olacak. Ayrıca, 4-5 Kasım tarihlerinde Eskişehir’de de gerçekleşecek. Bu bölümde yer alan filmler, özgün anlatım biçimleriyle izleyicilere farklı bakış açıları kazandırmayı amaçlıyor. “Parmak İzi” seçkisinin ilk konuğu ise, sinema dünyasının en saygın ve yaşayan ustalarından biri olan Ken Loach.
Ken Loach ve Sinema Yolculuğu
60 yılı aşkın süredir sinemaya yön veren Ken Loach, kariyeri boyunca işçi sınıfının ve toplumun güncel sorunlarının sesi olmayı sürdürüyor. 1960’lı yıllardan bu yana perdeye yansıttığı hikâyelerle, insanların yaşam mücadelelerini ve toplumsal adaletsizlikleri çarpıcı biçimde gözler önüne seriyor. Yönetmenin kendine özgü anlatım dili ve toplumsal duyarlılığı, sinema tarihinin en önemli izlerini bırakıyor.
Seçkide Yer Alacak Filmler ve Temalar
“Parmak İzi” kapsamında gösterilecek filmler arasında, “Umudunu Kaybetme” (The Old Oak), “Yağan Taşlar” (Raining Stones) ve “Kerkenez” (Kes) bulunuyor. Bu eserler, Loach’un karakteristik anlatım biçimiyle, toplumsal sorunlara ve insan hikâyelerine ışık tutuyor. “Umudunu Kaybetme” filmi, özellikle göçmenlerin ve kasaba sakinlerinin yaşam mücadelelerini anlatırken, kasaba ve göçmenler arasındaki gerginliği odağına alıyor. Adını maden işçileri ve kasaba halkının yoğun yaşadığı bir pub’dan alan bu film, Loach’un kariyerinde “muhtemelen” son filmi olma özelliği taşıyor.
1969 yapımı “Kerkenez” (Kes), yönetmenin sinema dünyasındaki yükselişinin temel taşlarından biri kabul edilir. İngiliz sinema tarihinin en iyi filmleri arasında gösterilen bu eser, 15 yaşındaki Billy’nin, okulda ve evde maruz kaldığı baskıya rağmen, Kerkenez adlı kuşla kurduğu bağı anlatıyor. Bu film, yeni İngiliz Dalgası’nın en unutulmaz örnekleri arasında yer alıyor ve toplumsal gerçekçiliğin gücünü ortaya koyuyor.
Toplumsal Duyarlılık ve Sosyal Gerçekçilik
Loach’un tüm filmlerinde görülen temel tema, geçim mücadelesi ve toplumsal adaletsizlik. “Yağan Taşlar” ise, İngiltere’nin yoğun işsizlik döneminde, ailesinin yaşamını sürdürebilmek için her yolu deneyen bir babanın hikayesini anlatıyor. Kızının ilk communion töreni için yeni bir elbise almak isteyen babanın yaşadığı zorluklar, filmin en vurucu sahneleri arasında yer alıyor. Bu eser, Loach’un sosyalist gerçekçilik anlayışını güçlü biçimde yansıtan, unutulmaz bir dramdır.
Erişilebilirlik ve Program Özellikleri
Festival, gösterilecek tüm filmleri sesli betimleme ve detaylı altyazı ile erişilebilir kılıyor. Böylece, görme engelli ve işitme engelli izleyicilere de eşit erişim imkânı sağlanıyor. Ayrıca, tüm etkinlikler erişilebilirlik ilkeleri gözetilerek düzenleniyor.
Destekçiler ve İşbirlikleri
Engelsiz Filmler Festivali’nin başarıyla sürdürülmesinde önemli katkıları bulunan destekçiler arasında ABD Büyükelçiliği, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, British Council Türkiye, Avrupa Birliği CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı, Hollanda Krallığı, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve Goethe-Institut yer alıyor. Bu ortaklıklar, festivalin erişilebilirlik ve çeşitlilik ilkeleri doğrultusunda ilerlemesine büyük katkı sağlıyor.