İlklerin öncüsü Dokuz Eylül Üniversitesi’nin Türkiye’deki Tek Bayrakbilim ve Türk Bayrakları Müzesi’ne Emanet Edilen Tarihi Bayrak
Dokuz Eylül Üniversitesi, ülkemizde ilk ve tek olma özelliği taşıyan Bayrakbilim ve Türk Bayrakları Müzesi ile gurur duymaktadır. Bu özel müzeye, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yıl dönümünde anlamlı bir bağış yapıldı. İzmir’de 9 Eylül 1922 tarihinde Türk askerini karşılayanlardan olan Özsamancı ailesi, taşıdığı ve o dönemde dikip evlerine astıkları tarihi bayrak, düzenlenen resmi törenle müzeye emanet edildi. Bayrağı aile fertlerinden Gürhan Özsamancı teslim aldı ve müzeye kazandırdı.
Bu anlamlı etkinlikte, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar ve üst yönetim ile akademik ve idari personel de hazır bulunarak, bu tarihi değeri ve ailesel mirası onurlandırdı. Gürhan Özsamancı, bayrağın ailesinden gelen ve oldukça kıymetli bir yadigar olduğunu vurgulayarak, bayrağı rektöre takdim etti. Bayrak, DEÜ’nün Dokuzçeşmeler Yerleşkesi’nde faaliyet gösteren, Türk devletlerinin ve dünya medeniyetlerinin bayrak ve simgelerinin sergilendiği Bayrakbilim ve Türk Bayrakları Müzesi’nde sergilenmek üzere kabul edildi.
Değerli Bir Tarih ve Anlam Dolu Bir Tören
Etkinlik sırasında, DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, yaptığı konuşmada, üniversitenin hem güçlü altyapısıyla bilimsel ve araştırma faaliyetlerini sürdürüyor hem de toplumun değerlerine sahip çıkmaya devam ettiğini belirtti. Hotar, şu önemli vurguya yer verdi:
“9 EYLÜL, HEPİMİZİN İLHAM ALDIĞI BAŞLANGIÇ NOKTASIDIR”
Rektör Hotar, tarih bilincinin birey ve toplum hayatını şekillendiren temel unsurlar olduğunu, bu günlerin anlamını ve önemini anlatmak için şu ifadeleri kullandı:
- Ulusal birlik ve beraberliğin temel taşıdır.
- Tarihi olayları anlamak ve gelecek nesillere aktarmak önemlidir.
- Güçlü bir millet olmanın yolu, geçmişimizi bilmekten geçer.
- 9 Eylül, sadece bir gün değil, milletimizin ortak hafızasının ve gururunun simgesidir.
Hotar, sözlerine şöyle devam etti:
“Geleceğimizi şekillendirirken, geçmişimizi unutmamalı, tarihimizden ilham almalıyız. Bu anlamda, 9 Eylül’ün bize verdiği güç ve motivasyon, milli ve manevi değerlerimizin en önemli göstergesidir. Bayraklarımız, özgürlüğümüzün ve bağımsızlığımızın sembolüdür; onları korumak ve gelecek nesillere aktarmak ise en büyük görevlerimizdendir.”
Bizleri Biz Yapan Değerler ve Eğitim
Rektör Hotar, ayrıca müzenin vizyonunu ve amacını anlatarak, genç nesillere milli ve manevi değerleri kazandırmayı hedefleyen bu platformun önemine değindi. Şöyle dedi:
“Bize ait olan değerleri, geçmişin izlerini gençlerimize anlatmak ve onların bilinçli bireyler olarak yetişmesine katkı sağlamak en büyük gayemizdir. Müzemiz, özellikle çocuklarımızın ve gençlerimizin ilk bilinçlenme noktası olmalı, onları milli benliğimizle buluşturmalıdır. Ayrıca, ‘bayrak’ kavramının ülkemiz için taşıdığı anlamı bilimsel ortamlar ve kamuoyuyla paylaşmak da temel hedeflerimiz arasındadır.”
Üç Yıllık Bir Başarı ve Gurur
DEÜ Bayrakbilim ve Türk Bayrakları Müzesi’nin yaklaşık üç yıl önce açıldığını belirten Hotar, bu süre zarfında müzenin önemli bir eğitim ve kültür ortamı haline geldiğini ifade etti. Özsamancı ailesinin emanet ettiği bayrağın, müzenin koleksiyonuna katılmasıyla birlikte, hem tarihimize duyulan saygının hem de aile mirasının yaşatıldığını vurguladı.
Bayrağın Hikayesi ve Ailesinin Anlatımı
Gürhan Özsamancı, bayrağın babaannesi Hasibe Özsamancı tarafından 9 Eylül 1922’de dikildiğini anlattı. O gün yaşananları şu sözlerle dile getirdi:
“İzmir’e gelen askerler, evleri dolaşarak Türk askerlerinin İzmir’e girişini müjdeliyorlardı. Annemin babaannesi, akrabaları ve ev halkı, evlerinde sakladıkları kırmızı kumaşlardan iki bayrak dikti. Birini kendi, diğerini ise akrabalarının evine astılar. Bu bayraklar, o dönemin en kıymetli ve anlamlı yadigarlarıdır.”
Hasibe Özsamancı’nın 1883 doğumlu olduğunu ve 1959 yılında, 79 yaşında hayata veda ettiğini belirten Gürhan Özsamancı, “O bayrağı 89 yıldır büyük bir özenle sakladık ve bugün DEÜ Bayrak Müzesi’ne emanet etmekten gurur duyuyoruz” sözleriyle duygularını paylaştı.
Müzenin Ziyareti ve Anıların Canlanması
Öğretim Görevlisi Ömer Durmaz, müzenin 3. yılını kutladıklarını ve bu yılın kendileri için çok daha anlamlı ve coşkulu olduğunu belirtti. Ayrıca, Özsamancı ailesinin emanet ettiği bayrağın, müzede sergilenerek ziyaretçilere tarihi bir deneyim sunduğunu dile getirdi.
Bayrağın Hikayesi ve Aile Anlatımı
Bayrağın annesi Hasibe Özsamancı’nın 9 Eylül 1922’de diktiği ve ailesinin nesiller boyunca koruyup sakladığı bu değerli eser, Gürhan Özsamancı tarafından anlatıldı. O gün yaşananları şu sözlerle paylaştı:
“Askerlerin İzmir’e girişini müjdeleyen ve evlerimize astığımız bu bayrak, bizim için hem gurur hem de sorumluluk kaynağıdır. Bu bayrağı, 89 yıldır özenle sakladık ve bugün onu müzemize emanet etmekten büyük bir onur duyuyoruz.”
Etkinliğin Sonu ve Anıların Tazelenmesi
Etkinliğin sonunda, müzeyi ziyaret eden DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar ve konuklar, sergilenen bayrakları ve eserleri yakından inceledi. Müzede geçirilen zaman ve paylaşılan duygular, etkinliğin anlamını pekiştirdi. Son olarak, müzenin bahçesinde düzenlenen ikramlar ve anı fotoğraf çekimleriyle etkinlik sona erdi.